ÇOCUKLARINIZIN SEVEREK OKUYACAĞI VE GÜVENEBİLECEĞİNİZ TÜRK FANTASTİK ROMANLAR:
1.Paradokya: Adalet Yıldızı ve Kayıp Pusula – Cem Gülbent
Gecenin gizemli oyunlarına hoşgeldiniz. Paradokya, paradokslarla çevrilmiş rüyalar aleminin genel adıdır.
Birbirlerini tanımayan gençlerin eline bir gün “Paradokya” adında bir kitap geçer. Kitabı okudukları gece Paradokya Dünya’sına giren bu gençleri bir tür sınav beklemektedir. Sınavı geçemeyen kişiler ölmekte, geçenler ise uyanıp hayatlarına eskisi gibi devam etmektedirler.
“Paradokya ve Adalet Yıldızı” bölümünde;
Aslı, Kemal ve Oktay’ın ellerine esrarengiz bir şekilde geçen sihirli kitap onları gecenin gizemli oyununa davet ediyor. Okuyup uyuduklarında kendilerini Paradokya’nın içinde buluyorlar. Her birine birbirinden zor üç görev veriliyor ve farklı mekanlarda farklı oyunlar başlıyor. Oyunlar zekayı zorluyor ve hayati bir önem taşıyor. Kitabın arka kapağından bir alıntı yapacak olursak ” Her şey çok uzak, bir o kadar da yakın… Karşında çözmen gereken şifreler, tamamlaman gereken görevler var. Uyaman için Gecenin Gizemli Oyunu’nu tamamlamak ve geçmişe tersten bakmak zorundasın” .
2. Korkak ve Canavar - Barış Müstecaplıoğlu
Perg Efsaneleri, bir Türk yazar tarafından kaleme alınan ilk fantastik roman olma özelliği taşıyor. Uzun zamandır baskısı bulunmayan ve fantastik edebiyat severler tarafından merakla beklenen seri; İthaki Yayınları tarafından tekrar okuyucu ile buluşturuluyor.
Eserleri 8 dile çevrilen ve özellikle Çin'de büyük bir ilgi toplayan Barış Müstecaplıoğlu'nun Perg Efsaneleri serisinin ilk romanı Korkak ve Canavar, Türkiye'de fantastik kurgu edebiyatının da ilk romanı. Günümüzde bir klasik olan bu eser, hayal gücü ile insani duyguları buluşturma başarısıyla birçok okulun edebiyat derslerinde okutuluyor.
Bize yeni bir diyarı keşfetmenin tadını yaşatırken, aslında insanın kendini keşfetmesini anlatan Korkak ve Canavar'da, sıradışı kahramanlarımız Leofold ve Guorin'in sürprizlerle dolu yolculuklarına eşlik ediyoruz.
Perg Efsaneleri, bizden farklı olanı, farklı görüneni ve farklı yaşayanı sevebilmek üzerine yazılmış en güzel öykülerden biri...
3. Lahitteki Sır - Kızıl Kule - Bekir Sert
“Her varlık bir gün ölür ama kimilerinin ismi çağlar boyunca hatırlanır. Ölümsüzlüğün kapısına hoşgeldin Kayra” Birden bire gelişen sürpriz olaylarla hayatı değişen Kayra’nın Ejder Kral’la olan mücadelesi nasıl devam edecek? Kayra Duha vadisindeki köyüne geri dönebilecek mi? Lara ile karşılaşacaklar mı? Alvin ve Akil’le buluşabilecekler mi? Kızıl Kule, yazarın sürükleyici anlatımıyla fantastik severlerin ellerinden düşüremeyecekleri bir kurgu ile soluk soluğa devam ediyor.
4. İlma - Evrenin Kitabı - A. S. Durmaz
Dünyayı kötülerden kurtarmaya çalışırken hayatını kaybeden bir baba ve babasından habersiz büyüyen genç bir adam…
Lanetli Duvar’ın ardındaki kötü güçleri kendi ordusuna katarak gökleri ve yeri hâkimiyeti altına almak isteyen bir hain…
Yeşil atlar, şifreli diller, dev çekirgeler, hayal dünyasını zorlayan ırklar ve sırlarla dolu bir macera…
İLMA evrenine hoş geldiniz!
Önce şaşırarak, ardından beğeniyle ve sonra da gururlanarak okuyacağınız, fantastik kurgu romanlarının tüm öğelerini ve hatta fazlasını içeren hacmiyle Türk edebiyatının öncü epik fantastik roman dizisi İLMA’nın ilk kitabıyla macera başlıyor.
Yer, gök ve arasındakiler, uyanın!
İşaretler belirdi.
Yetim olan gayb merdivenlerini çıkacak.
Yükselecek olan, yokluk vadisinden yükselecek!
İşaretler belirdi.
Yetim olan gayb merdivenlerini çıkacak.
Yükselecek olan, yokluk vadisinden yükselecek!
5.Puslu Kıtalar Atlası - İhsan Oktay Anar
Yeniçeriler kapıyı zorlarken Uzun İhsan Efendi hâlâ malûm konuyu düşünüyor, fakat işin içinden bir türlü çıkamıyordu... Rendekâr doğru mu söylüyor? Düşünüyorum, öyleyse varım. Oldukça makûl. Fakat bundan tam tersi bir sonuç, varolmadığım, bir düş olduğum sonucu da çıkar: Düşünen bir adamı düşünüyorum. Düşündüğümü bildiğim için, düşlediğim bu adamın da varolduğunu biliyorum. Böylece o da benim kadar gerçek oluyor. Bundan sonrası çok daha hüzünlü bir sonuca varıyor. Düşündüğünü düşündüğüm bu adamın beni düşlediğini düşlüyorum. Öyleyse gerçek olan biri beni düşlüyor. O gerçek, ben ise bir düş oluyorum. Kapı kırıldığında Uzun İhsan Efendi kitabı kapadı. Az sonra başına geleceklere aldırmadan kafasında şunları geçirdi:Dünya bir düştür. Evet, dünya... Ah! Evet, dünya bir masaldır.